Sağlık Bakanlığı, deprem bölgesi için ‘Uyuz Rehberi’ hazırladı
Sağlık Bakanlığı, 6 Şubat’ta meydana gelen Kahramanmaraş merkezli depremlerin ardından görülebilecek bulaşıcı hastalıklarla mücadele kapsamında “Uyuz Rehberi” hazırladı.
Halk Sağlığı Genel Müdürlüğü’nün kılavuzuna göre ciltte şiddetli kaşıntı ile seyreden hastalık, yakın temas veya ortak kullanılan nesneler yoluyla bulaşıyor.
Deprem ve afet bölgelerinde suyun olmaması veya olmaması, hijyen eksikliği, uygun olmayan barınma koşulları ve toplu yaşam ortamlarında yaşamak hastalığın bulaşma riskini artırmaktadır.
Toplu yaşam ortamlarında meydana gelebilecek salgınlar, hastalığın erken teşhisi, uygun tedavi ve söz konusu bireylerin izolasyonu ile önlenebilir.
Vakaların tespit edilebilmesi için deprem bölgesindeki toplu yaşam ortamlarında kalan depremzedelerle ilgilenen sağlık ekiplerinin kaşıntı şikayeti olan bireyleri uyuz açısından taramaları gerekmektedir.
Uyuz, geceleri ve sıcakla birlikte artan kaşıntı ile kendini gösterir. Sıradan kaşıntı ilaçları ve kortizonlu kremlerle bu kaşıntıların düzelmeyeceği belirtilmektedir.
Bebeklerde ve küçük çocuklarda saçlı deri, yüz, avuç içi ve ayak tabanları sıklıkla etkilenirken, yaşlılarda saçlı deri ve yüz tutulumu görülebilir.
Hastalığın kesin tanısı neden olan parazitlerin mikroskobik olarak saptanması ile konur.
Teşhis edilen hastaların bulaşmayı önlemek için derhal tedavi edilmesi gerekir. Tedavi sadece hastaya değil, yakın temasta bulunulan meslektaşlarına veya konut sakinlerine de uygulanmaktadır.
Uyuz tedavisinde kullanılan bazı ilaçların durulanması gerektiğinden depremzedelerin düzenli olarak banyo yapma imkanı olup olmadığının öğrenilmesi ve buna göre plan yapılması gerekir.
Tedavi sonrası ölü parazit kalıntılarına karşı oluşan alerjik reaksiyon nedeniyle kaşıntı 2-4 hafta devam edebilir.
“İzolasyon süresi tedavi başlangıcından itibaren en az 24 saattir”
Kılavuza göre, uyuz hastalığının yayılmasını önlemek için toplu yaşam alanlarında tespit edilen vakaların hızla tedavi edilmesi ve hastaların iyileşene kadar izole edilmesi değerli.
Hastalar başkalarıyla cilt temasından ve ortak giysi kullanımından kaçınmalıdır. Deprem bölgesinde uyuz izolasyonu için özel barınaklar, çadırlar ve konteynerler oluşturulabilir.
Uyuz tedavisi gören bireylerin izolasyon süresi, hastalığın ciddiyetine ve tedaviye alınan cevaba göre değişmektedir. Tedavi başlangıcından itibaren en az 24 saat izolasyon devam etmelidir.
İzolasyon süresinin sona ermesinin ardından uyuz tedavisi gören kişiler, semptomları tamamen ortadan kalkmamış olsa bile normal aktivitelerine dönebilir ancak tedavi sonrasında semptomlar devam ederse veya kötüleşirse hasta tekrar doktora başvurmalıdır.
Hastaların tedavileri sırasında tüm kişisel eşyaları yıkanmalı veya dezenfekte edilmeli ve bu süreçte uyuz olan kişinin kişisel eşyaları başka kişilerle paylaşılmamalıdır.
Hasta yakınları da kişisel eşyalarını ve çamaşırlarını sıcak su ve deterjanla yıkamalı, hastanın değişen kıyafetleri başka bir poşette saklanmalıdır.
Hastaların çarşafları ve diğer giysileri en az 60-65 derecede yıkanmalıdır. Uyuz 2-5 gün giysi ve yatak üzerinde yaşayabildiği için bu sıcaklıkta yıkanamayan eşyaların en az 7 gün kapalı poşette saklanması gerekmektedir.
Güvenli olmayan suyun dezenfekte edilmesi veya mümkünse 10 dakika kaynatıldıktan sonra kullanılması tavsiye edilir.
Öte yandan uyuz olan kişileri muayene eden sağlık çalışanlarının da koruyucu önlemler alması gerekiyor. Bu kapsamda söz konusu sağlık çalışanlarının uygun koruyucu kıyafet giymeleri, ellerini sık sık sabunla yıkamaları, önlük, eldiven, maske, gözlük gibi kişisel koruyucu donanımları kullanmaları ve düzenli olarak kendilerini muayene etmeleri gerekmektedir.
